Yankı'nın Son Sayısı >AV.SEZGİN ÖZKAN

Av. Sezgin ÖZKAN

ORTAK AKLI YAKALAMAYI BAŞARMALIYIZ

Ortak hedefin yargıya güvenin olduğu bir toplum yaratmak olduğunu vurgulayan
Av. Sezgin Özkan, “Amaç ortak olduğu zaman bir araya gelmeyi, düşünceleri ve uzmanlıkları birleştirerek ortak aklı yakalamayı her zaman ve her koşulda başarabilmeliyiz.” dedi. Özkan, kimi avukatlık hizmetlerindeki KDV indirimi önemli olup ancak yeterli olmadığını söylerken avukatların çalışma koşullarının iyileştirilmesi için beklentilerini dile getirdi. Av. Sezgin Özkan, yargıçların yılların bilgi birikimi ve deneyimi ile mesleğini icra edecek bir sorun olmadığı sürece hukuk dünyasına her daim hizmet verilebileceği kanaatinde olduğunu ifade etti.
 
  on dönemde çıkan ve çıkarılacak olan yargı paketleriyle ilgili yorumlarınız nelerdir? Bundan sonra çıkarılması muhtemel yargı paketleri için önerileriniz nelerdir?
Öncelikle kurumsal iş birliklerinin her zaman hedef odaklı ve yararlı olacağını düşünüyorum. Amaç ortak olduğu zaman bir araya gelmeyi, düşünceleri ve uzmanlıkları birleştirerek ortak aklı yakalamayı her zaman ve her koşulda başarabilmeliyiz. Hepimizin ortak hedefi yargıya güvenin olduğu, bir toplum yaratmak. Bunun yolu da ilgili bakanlıklarla, yargı camiasının birlikte çalışmasıdır. Ancak bugüne kadar gerçekleştirilmiş pek çok yargı paketi bulunmaktadır. Bu paketlerin hazırlanması kadar, uygulanmasının sağlanması ve uygulamanın yaygınlaştırılması bir o kadar önemlidir. Aksi takdirde yargı paketi arşivine dahil olan belgelerden öteye gidememektedir. İyi niyetli bir çaba içerisinde olunduğunu görüyoruz. Bu süreçte kendi mesleğim anlamında baktığımızda, avukatlık camiasının yıllardır tartıştığı bazı konuların gündeme geldiğini ve çözüm noktasında da adımlar atıldığını görüyoruz. Bunun en önemlisi de mesleki kalitenin sağlanması için atılan adımlardır. En başta da sınavdır. Avukat adayı olabilmek için hakim, savcı, noter adayı olabilmek için getirilen sınav, hukuk eğitiminin iyileştirilmesi ve gereksiz hukuk fakültesi birikiminin önüne geçilmesi için çok önemlidir. Bu süreç kaliteli öğrenci ve devamında da kaliteli meslek grubunu yaratacaktır. Yargıya güvenin yeniden tesisinde de bunun çok önemli bir unsur olduğunun bilincindeyiz.
Adalete vatandaşlarımızın eşit şekilde erişimi, sosyal hukuk devletinin bir gereği olup kimi avukatlık hizmetlerindeki KDV indirimi önemli olup ancak yeterli değildir. Bunun özellikle adli yardım ve CMK davalarına, aile hukuku yargılamasına yaygınlaştırılarak devam ettirilmesinde yarar görüyorum.
Stajyer avukatların ve genç avukatların çalışma koşullarının iyileştirilmesi için beklentilerimiz bulunmakta bu beklentilerimizin yerine gelmesi için meslek camiası olarak bundan sonra da mücadelemizi devam ettireceğiz.  Keza yine kamu avukatlarının ve engelli meslektaşlarımızın da ciddi sorunları olup, bu sorunların özelde tartışılması ve giderilmesini bekliyoruz.
65 YAŞINDA EMEKLİLİK
HUKUK DÜNYASI İÇİN BÜYÜK KAYIP
Devletin temeli adalet. Adaletin temeli ise tecrübe. Gelişmiş ülkeler tecrübeden faydalanmaya devam ederken, Türkiye’de emeklilik yaşı 65’de doluyor. AİHM’de Yargıçların emeklilik yaşı 70’tir. Hâkim ve savcıları mesleklerinin zirvesinde emekliye ayırmak ne kadar doğru? Kamuoyu tecrübe istiyor. Sizce; Ülkemiz tecrübeden faydalanmaya devam etmeli mi?
Meslekte tecrübe ve bu tecrübenin aktarılması son derece önemlidir. Yılların bilgi birikimi ve deneyimi ile mesleğini icra edecek bir sorun olmadığı sürece hukuk dünyasına her daim hizmet verilebileceği kanaatindeyim. Avukatlık mesleğinde nasıl ki mümkün olan son raddeye kadar meslek icra ediliyorsa, hakim ve savcıların da mesleki olgunluğa eriştiği bir dönemde emekli olması aslında hukuk dünyası için bir büyük bir kayıptır.
SOSYOLOJİK, EKONOMİK VE PSİKOLOJİK BOYUTLARA BAKILMALI
Kadın cinayetleri, istismar gibi toplumu derinden sarsan olaylarda kanunlarımız ne kadar etkili? Bu konulardaki önerileriniz ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Türkiye kadın ve çocuk hakları konusunda mevzuat bakımından uluslararası sözleşmelere uygun olarak çok büyük mesafeler kat etmiştir. Ancak mevzuatın ve sözleşmelerin gereği gibi uygulanmadığı, aksi uygulamaların büyük sorunlara yol açtığı açıktır. Bu nedenle de son dönemde yayımlanan Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı’nın genelgeleri uygulamada karşılaştığımız eksikliklerin giderilmesi ve ilgili kamu kurum-kuruluşlarının görevlerini gereği gibi yapmaları hususunda uyarıcı olmuştur. Bu uyarıların dikkate alınması son derece önemlidir. Ama esas olarak sorunun hukuki yönünden çok, sosyolojik, ekonomik ve psikolojik boyutlarına bakmak bunlar üzerinde fikir yürütmek, olayları bu çerçevede tahlil etmek ve çalışmak zorundayız.
Bu kapsamda bakanlıklar arası koordinasyon planı kadına yönelik şiddetle mücadelede son derece önemlidir. Söz konusu plan dâhilindeki tüm görevlerin harfi harfine yerine getirilmesi bugün sonuç alınmasa da gelecek açısından hedefe yönelik önem arz etmektedir.
HUKUK ÖNÜNDE HERKES EŞİTTİR
Son olarak dergimiz aracılığıyla Yargı Camiasına ve kamuoyuna vermek istediğiniz mesajlar nelerdir?
Hukuk evrenseldir. Siyasi düşünceye dayalı hukuk tanımlaması kabul edilemez. Hukuk hiçbir ayrımcılığı içinde barındırmaz, hukuk önünde herkes eşittir. Hukuk doğumdan ölüme kadar tüm insanları, doğayı, hayvanları, diğer tüm meslekleri, yaşama dair her şeyi kapsayan ve koruma altına alan bir çatıdır. Bir çocuk doğarken, bir tohum toprağa atılırken, bunları koruma altına alan şey hukuktur. Adaletin temeli ve esası da bu korumaya alma eyleminin doğru bir şekilde hukuk kuralları ile şekillendirilmesidir. Avukat, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder; bağımsızlık ve özgürlük, avukatlık mesleğinin olmazsa olmazıdır ve doğası gereğidir. Avukatlık mesleği insanın toplum içinde birey olarak görülmesinin garantisidir.
Biz avukat, hakim, savcı yargının kurucu unsurları olarak yargının bağımsızlığı, güvenilir yargı, bağımsız savunma ve hukukun üstünlüğü mücadelesini el birliği ile sürdüreceğiz.

• 
• 
•